Diyarbakır’da 23 Aralık’ta partisinin 14 vilayet eşbaşkanıyla birlikte gözaltına alınan ve Amed Vilayet Eşbaşkanı Hayrettin Altun’la birlikte tutuklanan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Lideri Keskin Bayındır hakkında “örgüt üyeliğinden” dava açıldı. Bayandır, hakkında Firar, Hafız, Ezel kod isimli saklı şahitler ile Birdal Erol ve Kezban Kuday’ın sözleri doğrultusunda Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldığı belirtilen iddianamede, bu şahitlerin “kendilerinin tabir vermelerini istemeleri üzerine ifadelerinin” alındığı öne sürüldü.
“3’ü zımnî, 2’si açık şahidin Bayındır hakkında bir uyum olmadan neden birebir devirde söz vermek istedikleri” sorusunun karşılığının bulunmadığı iddianamede, bu şahitler ile İçişleri Bakanlığı ve hükümetin, DBP ve Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) PKK yapılanması olduğu tarafındaki tezleriyle paralellik gösteriyor. İddianamede, Firar kod isimli saklı şahidin, DBP ve Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) KCK’nin “bağımsız Kürdistan hayalini” kurmayı amaçladığı öne sürdüğü sözüne yer verilerek, “Diyarbakır vilayet merkezinde bulunan DBP vilayet binası şu an KCK’nın Diyarbakır vilayetindeki karargâhı olarak kullanılmaktadır” suçlamasına yer verildi.
KONGREYE KATILMASI SUÇLAMA KONUSU
Mezopotamya Haber Ajansı’nda yer alan habere nazaran, kapalı şahit Ezel’in, soruşturma sürecinde verdiği ve iddianamede yer alan sözünün, İçişleri Bakanlığı talimatıyla Diyarbakır Emniyet Müdürlüğünün tarafından HDP Amed Vilayet Örgütü önünde “çocuklarının HDP tarafından dağa gönderildiği” argümanıyla oturtulan kümenin öne sürdükleri savla paralellik göstermesi dikkati çekti. İddianamede, Ezel’in BDP ve HDP’nin, “örgüte eleman kazandırdığı” istikametindeki tabirine yer verildi. Ezel’in 2 partinin birtakım yöneticilerinin isimlerini vererek, bunları “örgüte eleman kazandırmakla” suçladığı tabirinin yer aldığı iddianamede, Bayındır hakkındaki soruşturmanın kelam konusu şahit tabirleriyle başlatıldığı belirtilmesine karşın, bâtın ve açık şahitlerden yalnızca Bayındır hakkında Ezel’in tabirinin olması dikkati çekti. Bayındır hakkında direkt sözü bulunan bilinmeyen şahit Ezel ise, iddianameye yansıyan tabirinde, Bayındır’ın Kamu İşçileri Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Eğitim ve Bilim İşçileri Sendikası’ndan sorumlu olduğunu öne sürdü.
Bayındır’ın örgütün talimatı doğrultusunda ve “örgütün güdümünde yayın yapan internet siteleri ve basın yoluyla yapan davetlerle, kentte düzenlenen, basın açıklaması, toplantı, miting, siyasi partiler ortasındaki görüşmelerden oluşan 14 harekete katılmakla suçlandığı iddianamede, Bayındır’ın katıldığı birinci hareket olarak Tevgera Jinên Azadi’nin (TJA) niye yaptığı belirtilmeyen 2 Ekim 2020’de yaptığı basın açıklaması olarak yer aldı. İkinci hareket ise HDP milletvekilleri Musa Farisoğulları ve Leyla İnanç’ın milletvekilliklerinin düşürülmesine ait yapılan açıklamaya katılmasının yer aldığı iddianamede, Bayındır’ın, MED TUHAD-FED’in yasal mecburilik olan kongresine katılması takip etti. İddianamede, Bayındır’ın suçlandığı ve yasak kararının bulunmadığı öteki hareket ise Öcalan’a yönelik tecridin sonlandırılması açıklamalarına katılması oldu.
‘SEÇİLEN BELEDİYE LİDERLERİNİ KUTLADI’
HDP’nin kapatılmasına yönelik açılan davaya ait partisinde düzenlenen ve iddianamede “sözde” olarak nitelendirilen Kurdistan İttifakı’yla yapılan açıklama da Bayındır için suçlama konusu yapıldı. İddianamede, Demokratik Toplum Kongresi Eşbaşkanı Leyla İnanç’ın tutuklanmasını protesto edilmesine, HDP Eş Genel Lideri Mithat Sincar’ın iştirakiyle düzenlenen istişare toplantısına, İdlip’teki çatışmaya ait açıklama, HDP Gençlik Meclisi’nin 3’üncü Olağan Genel Heyeti’ne 2019 seçimlerinde seçilen belediye liderlerinin kutlanmasına, KESK’in DAİŞ tarafından 103 kişinin öldürüldüğü Ankara Gar Katliamına ait yaptığı açıklamaya katılması suçlamalar ortasında yer aldı.
Bayındır’ın verdiği röportajlar için “örgütsel değerlendirebilecek röportaj” olarak nitelendirildiği iddianamede, Keskin Bayındır isimli twitter hesabından 29 Kasım 2021 ve 14 Haziran 2021 tarihlerinde “İmralı kapılarını açın ve direnişe güç ver, ses ol, tecride karşı ikiyüzlü” halinde paylaşım yaptığı belirtildi.
‘HALKI KİNLENDİRMEK İÇİN EĞİTİM VERDİ’
“Ezel isimli bilinmeyen şahidin kuşkulu hakkında beyanlarında özetle: şüphelinin KESK’e bağlı Eğitim Sen’de sorumlu seviyede faaliyet gösterdiği, PKK’ya halk dayanağı sağlamak, propaganda yapmak, halkı devlete karşı kinlendirmek için eğitim verdiğini, KCK yapılanması ile Eğitim Sen ortasında köprü vazifesi gördüğünü, ideolojik eğitimler verdiğini beyan ettiği” değerlendirmesi yapılan iddianamede, manzara tespit tutanağı ve uzman raporu tüm evrak kapsamında değerlendirildiğinde Bayındır’ın örgütle organik bağ kurduğu savunuldu.
15 YILA KADAR MAHPUS İSTEMİ
Tüm belge kapsamında Bayındır’ın örgütün hiyerarşik yapısı içerisinde hareket ederek, aktiflik ve toplantılara katıldığı ve bu biçimde “örgüte üye olma” cürmünü işlediği öne sürülen iddianamede, Bayındır’ın 7 yıl 6 ay ile 15 yıl ortası değişen mahpus cezasıyla cezalandırılması talep edildi.
Hazırlanan iddianame Diyarbakır 10’uncu Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek, birinci duruşma için 22 Mart’a gün verildi. (HABER MERKEZİ)
